1 Haz 2008

26 Mayıs - 1 Haziran Haftası Oynanan Maçlar

Pazar:

10. Ersel - Özgür : (9-5)

Özgür ile pazar sabah 8'de ODTÜ tenis kortlarında buluşmak üzere sözleştik. Kortlara ulaştığımda, benden hemen önce varmış olan Özgür arabasından malzemelerini çıkartıyordu. Bizen başka kimsecikler yoktu. Sessizliği sadece kuş cıvıltıları bozuyordu. ODTÜ'nün güzel havasını soluyarak raketlerimizi elimize aldık. Zemini yenilenmiş olan kortların durumu gerçekten harika. Kortların aralarına da yüksek ağ gerilmiş. Kortlarda tek eksik; molalarda kullanabileceğiniz oturacak gölge bir yer. Eh, bu kadar güzel bir ortam olunca içimizden geldiği gibi toplara asıldık. Maçımızın sonrasında da bir saatlik antreman yaptık. Çok güzel bir sabah sporu oldu benim için. Teşekkürler Özgür.

Cuma:

9. Emre - İlyas : (9-0)

Metin'le maça çıkarken yan sahada İlyas ile maça çıkmaya hazır bekleyen Emre'yi gördüm. Biz maça başladık ancak İlyas hala görünürde yoktu. Bu maç sonucunda, hükmen Emre galip sayılırken, İlyas'ın hanesine bir mağlübiyet, Piramidimizin hanesine de rezerve edilen sahalara çıkılmaması durumunda ücret isteneceğine dair görevliler tarafından verilen bir uyarı düşüyordu.

8. Ersel - Metin : (9-3)

Metin ile en son geçen sezon oynamıştık. O zamandan bu yana kat ettiği gelişmeyi yakından gördüm. Özgür ile beraber aldıkları tenis dersleri tamel vuruşlarına yansımış. Öyleki beni forehand tarafında bile zaman zaman zor duruma düşürdü. Çok pratik yaparak ve ayaklarına hız kazandırarak daha iyi oyunlar çıkaracağını düşünüyorum.


Perşembe:

7. Hülya - Faruk : (9-6)

[Faruk yorumluyor] Hülya'nın anasının ak sütü gibi hak ettiği bir maçtı. Kendisini can-ı yürekten kutluyorum. Maçtan önce biliyorudum ki herkesin gönlünde Hülya'nın kazanması yatıyordu. Özellikle Anıl'ın Bilal karşısında kazanması ile piramidin ikinci sırasının bayanlar tarafından işgal edilmesi Ersel'in hayaliydi. Açıkçası maç öncesi kendime olan aşırı güvenim bunun sadece bir hayal olacağını bana düşündürüyordu. Oyun 4-3'e gelene kadar maçı kaybedeceğime dair en ufak şüphe yoktu. Sonra ne olduğunu anlamadan 7-3 yenik duruma düştüm. Sonrasında risk alıp köşelere attığım topları Hülya'nın müthiş bir özgüvenle bir şekilde çıkarması ve inanılmaz bir şekilde hemen hemen hiç basit hata yapmaması sonumu hazırladı. Bir musibet bin nasihatten iyidir derler. Biz de bu musibetten gereken dersleri çıkaracağız. Bu arada yeri gelmişken Anıl Hanımı da tebrik etmek isterim.
[Hülya'nın yorumu] Faruk'la iki senedir devam eden çekişmenizin son randevusu benim lehime oldu. Kendisine yapmış olduğu iltifatlar için teşekkürler. Aslında maça her ikmizde tutuk başladık. Yapmış olduğum korkar vuruşlarım için kendime kızıyordum ki imdadıma Faruk yetişti. Kendi kendime madem bugün doğru dürüst topa vuramayacaksın ne yap et topu karşıya geçir hata Faruk'tan gelsin dedim. Ve !!!! Sonuca, Faruk'un oyununu çözmüş olmamın yanında, itiraf ediyorum maçın ucunda bira olması da katkıda bulundu. Ha birde Ersel'in desteğinin benimle birlikte olduğunu açık seçik olarak maç boyunca ifade etmiş olmasını göz ardı etmemem gerekiyor..
[Ersel'in Yorumu] Maçın sonucunu büyük bir zevkle yazdım :) Üç kere karşılaştığım ama bir türlü bileğini bükemediğim Faruk'un Hülya tarafndan devrildiğini görmekte varmış.. Maç uzun rallilere, bol koşuşturmaya sahne oldu. Hülya'nın her topa koşan mücadeleci oyunu ve topu karşıya ne olursa olsun geçirmek için gösterdiği azmi karşısında Faruk da direnemedi. Bu maç sonunda 2. basamak bayan tenisçilerimizin hegemonyasına geçti. Üzgünüm Faruk :P tebrikler Hülya !!!

6. Rıdvan -Yasemin : (9-2)

Rıdvan hocam piramidin üst tarafındaki toz dumana karışmadan ısınma turlarına devam ediyor. Çok yakın bir gelcekte kendisini üst basamaklarda göreceğimize eminim. Yasemin de tenis eğitimine devam ediyor. Kendisini kortlarda daha çok görmek ümidiyle !!
.
.
.
.

5. Ersel - Fevki : (9-4)

Fevki Hocam oyunda 4-2 öne geçse de bu üstünlüğünü devam ettiremedi. İyi koşan, düzgün gelen toplarda az hata yapan bir yapıya sahip. Ancak derin ve sert soplar geldiğinde hata yapıyor. İtiraf etmem gerekirki 4-2'den sonra yavaş gelen servislerinden ve zaman zaman köşelere indirebildiğim toplarla maçı kazandım.





Çarşamba:











Yine Yıldırak Daş Kortlarındaydık. Bu nasıl tenis aşkıdır Hamdi ?!! :)


4. İlhan - Şahbende : (7-6)


[Şahbende yorumluyor] İlhan çamura yatarak son oyunu aldı.

[İlhan Yorumluyor] Kesinlikle hayır Şahbende çamura yattı (bunu 25'lik simitler gibi gülerken söylüyordu)...

[Ersel'in yorumu] Kim çamura yattı anlayamadım ama ikiside kan-ter içerisinde kalarak maçı bitirdi. İlhan cepsiz şortlarla maça çıkmaya devam ederse maçın uzaması nedeniyle, ben de yarım yamalak kalan maç sonuçları yazmaya devam edeceğim. Heyyy !! Komite uyuyo mu !? Bi sn. yaa ben komite üyesiyim :) Ne yapsak ki ? Acaba cepsiz şortla ya da beyaz çorapsız çıkanları hükmen mağlup mu saysak ? Neyseki böyle bir kuralımız yok, olsaydı bu maç baştan bitmişti.. :))


3. Anıl - Bilal : (9-4)

3. basamak 3 süper bayan tenisçinin işgali altındaydı. Hülya ve Ebru aralarında maç yaparken, sessizce Bilal'i maça ikna eden Anıl, aldığı galibiyetle yükselişine devam etti. Bakalım yarın Hülya da, Faruk karşısında aynı başarıyı gösterebilecek mi ?




Salı:


2. Hülya - Ebru : (9-3)






Maç çok çekişmeli başladı.. Fotoğraf çekimleri için yan sahaya geçerken skor 3-2 Ebru lehineydi. Döndüğümde Hülya 8-3 öne geçmişti. Ben ne oldu anlamadım... Maç bittiğinde Ebru da Hülya'ya "Ben bu maçtan bişi anlamadım sana bir maç teklifi daha yapacağım" diyordu. Tabii hemen araya girdim: "Sıraya gir, önce ben oynayacağım" :)

1. Mesut - İlyas : (9-2)

İlyas, piramit'te gördüğüm en iyi forehand vuruş stiline sahip oyunculardan birisi. (Bir diğeri Rıfat).. Rally'lerde biraz daha az hata yapsa oyun başa baş gidecekti belki !! Ama malesef o da benim gibi çok "basit hata" yapıyor..Mesut'un da forehand vuruşları bana oynadığımız maçtan bu yana daha sertleşmiş gözüktü. Derinlere indirdiği toplarla sonuca gitti ve maçı açık farkla kazandı.

Hiç yorum yok: