27 May 2008

Haftanın Tüyosu IX

SERVİS KURBANI OLMAYIN !!
Pek çok oyuncu servis karşılarken bir kurban gibi görünür... Daha açık bir ifadeyle, arka çizgide aynı yerde durur, servis atan oyuncunun servis avantajını en iyi şekilde kullanmasına fırsat verir.
Halbuki, servis atan oyuncu avantajını kullanırken, aslında servis karşılayan oyuncu da gelen servisi etkileyebilir. Nasıl mı?
Servis karşılayan oyuncu olarak pozisyonunuzu arada bir değiştirirseniz, servis atan oyuncu bunu fark edecek ve sizin hareketinize tepki vermeye çalışacak, farklı vuruşlar deneyecektir.
Dolayısıyla, servisleri sürekli aynı yerde karşılamayın. Bu şekilde rakibinizin hata yapmasını sağlayabilirsiniz.
Düzenleyen: Z.Özge

26 May 2008

Sony Ericsson WTA Tour İstanbul Cup 2008

Piramidimizi ve komitemizi temisilen Rifat ile birlikte Sony Ericsson WTA Tour İstanbul Cup tekler finalinde yerimizi aldık. Mutlu son Polonyalı Agnieszka Radwanska’nın oldu. Final randevusunda 2 numaralı seri başı Polonyalı raket, son şampiyon Rus Elena Dementieva’yı 6-3 ve 6-2’lik setlerle 2-0 yendi.
Maçın hikayesine gelince; Dementieva mükemmel başlayarak 2-0 öne geçtiyse de bu harika oyununu devam ettiremedi ve ilk seti 6-3 kaybetti. Radwanska maçın başındaki üzerindeki baskıyı ve şaşkınlığı 2-0 dan sonra atıp adeta bir duvara dönmüştü. Dementieva'nın topları bir şekilde o duvara çarpıp geri geliyordu.

İki numaralı seri başı Radwanska'nın bu etkili oyunu ikinci sette de sürdürdü. İlk beş oyun sonunda Radwanska, skoru 4-1 yaptı. Farkın açılmasında Radwanska'nın ölümcül drop shot'ları belirleyici oldu. Dementieva rakibin file önüne bıraktığı toplar karşısında çaresiz kaldı. Hatta bir ara hemen yan tarafındaki annesine dönüp daha napim der gibi ellerini yana açtı. Piramit birincimiz Hamdi'nin Can karşısında düştüğü halden beter bir durumdaydı :) :) . Oyunun bu bölümünde Radwanska, ayrıca, köşelere attığı toplarla da doğrudan puanlar kazanmasını bildi. İkinci setin sonlarına doğru Rus raketin gayreti maçın gidişatını değiştirmedi, seti 6-2 kazanan Radwanska, maçı da 2-0 alıp, 2008’in şampiyonu oldu.
Henüz 19 yaşındaki Radwanska geçen seneden bu yana çok yol katetmiş. Çok istikrarlı ve ısrar eden bir oyun yapısı var. Dementieva uzun boyunun hakkını veren servisler atamayınca(27 yaşına geldi hala çözüm bulamadı şu servise) üstünlük kuramadı rakibinin bezdirici oyununa boyun eğdi ve kaybetti. Gün Radwanska'nın günüydü ve sanki kim gelse o mükemmel drop shotları ile rakibini perişan edecekti. Böyle giderse En geç 2 sene içinde ilk 10 tenisci arasında yerini alacaktır ailecek hayranı olduk takibindeyiz.

22 May 2008

19-25 Mayıs Haftası Oynanan Maçlar

Cumartesi:
6. Hülya - Metin : (9-0)
[Hülya'nın yorumu] Metin'in tenisle çok yakın bir zamanda tanışmış olmasına rağmen fırsatını bulduğunda çok iyi forhand vuruşlarının olduğunu söylemeliyim. Maç için teşekkürler.
Cuma:
5. Erşan - Berfu : (9-3)
Erşan pazar günü karşıma çıkmadan önce son bir alıştırma olsun diye bu maçı ayarladığını söyleyerek espiri yaptığında benim söylediğim şu oldu; "Berfu'yu turnuvada kısa bir süre seyrettim. Aman dikkat et seni yerinden etmesin sonra !!" :)) Maçın ilk anlarında kamera çekimi yüzünden bocalayan Berfu, maçın devamında beni yanıltmadı ve Erşan'ı zaman zaman zor duruma düşürmeyi başardı. Geçen sezondan bu yana almış olduğu tenis derslerinin vuruş stiline yansıdığını tek eksiğinin maç deneyimi olduğunu kendisine söyledim. Zaman içerisinde daha iyi sonuçlar alacağına da eminim. Bu arada Erşan'ın her zamanki beyefendiğinin yine üzerinde olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim. Güler yüzlü oyuncularımızı kortlarda görmek bizlere mutluluk kaynağı...

4. Ebru - Anıl : (9-7)
İki oyuncu da ellerinden geleni ardlarına koymadılar. Nadir olarak karşıdaki oyuncunun dropshot'ını ya da kısa düşen topunu karşılamak için file önüne kadar geldiler. Bunun dışında maç tam bir baseline çarpışmasıydı. Oyunlar birer, birer paylaşıldı. Ta ki durum 7-7 olana kadar... Bu aşamada Ebru'nun nefes nefese kaldığını görünce biraz olsun ibrenin Anıl tarafına döndüğünü düşündüm. Ama Ebru bu düşüncede yanıldığımı son iki oyunu alarak kanıtladı. Sonuçsa benim bu maça neden "derby" dediğimi kanıtlıyordu. Eline sağlık Anıl ! Tebrikler Ebru ! Bulunduğunuz basamağı anlınızın teri ile hak ediyorsunuz. Birbirinizin güzel vuruşlarını takdir edip alkışladığınız, sportmenliğiniz ve nezaketiniz için ayrıca tebrik ederim.
Perşembe:
3. Hamdi - Mesut : (9-5)
Hamdi ile Mesut ayın maçını, 30 derecenin üzerinde bir sıcaklıkta güneş altında yaptılar. Erşan, ben, Anıl ve eşi kenarda, Özgür ve Metin de yan sahada merakla maçı seyretmeye başladık. İlk oyunlar oldukça çekişmelidi. Hamdi olağanca gücüyle puan almak için çabalarken Mesut iyi odaklanmıştı ve bütün topları karşılama çabasındaydı. İlk oyunlarda skorda bir denge vardı. Mesut oldukça iyi mücaele etti. Sıcağın etkisi ile olabilir sanırım daha çok hata yapan taraf oldu. Hamdi'nin güzel vuruşlarını alkışlaması centilmenliğinin göstergesiydi. Ancak zaman geçtikçe Hamdi'nin kurumumuz tenis takımında bulunan oyuncularla yapmış olduğu antremanların olumlu etkisinin vuruşlarına yansıdığını fark ettim. Saat 19'a doğru "Biz birazdan ayrııyoruz skor nedir ?" diye sorduğumda; maçı alacağına kendini inandırmış Hamdi'nin cevabı "6-4... Maçın sonucunu 9-4 olarak yazabilirsin" oldu. Ancak oynanan oyunu Mesut alınca skor 6-5 oldu ve ben ayrırken Hamdiye bir ağabey nasihatı verdim; "Büyük raket kullan ama kullan büyük laf söyleme !!" :)... Sonuçta Hamdi maçı alarak bulunduğu yeri korudu. Her iki oyuncuyu da göstermiş oldukları mücadele ve güzel oyunları için tebrik ediyoruz..

.

Salı:

2. Ebru - Erşan : (9-5) klasman dışı

[Erşan yorumluyor] Yenildim ama harika maç oldu benim için. Ebru Hn.'ın istikrarlı oyunu ile benim ısrarlı hatalarım üst üste gelince 6-1 geriye düşmem kaçınılmaz oldu. Ama bu noktadan sonra Ebru Hn.'ın biraz yorulmasından faydalanarak durumu 7-5'e kadar getirebildim. Oldukça çekişmeli geçen son iki oyunda Ebru Hn.'ın teknik üstünlüğüyle benim basit hatalarım bir araya gelerek maçın sonucunu belirledi. Ebru Hn.'a teşekkür ederim.

.
1. Hülya - Ersel : (9-8) klasman dışı

[Ersel yorumluyor] Maç öncesi ısınırken Hülya'nın sert forehand vuruşları bende hafif bir ürperti yarattı. Elimden geldiğince renk vermemeye çalıştım ama nafile.. Isınma sırasında yaptığım hatalar oyun sırasında ne kadar basit hata yapacağımın bir göstergesiydi sanki. İlk iki oyunu Hülya aldı. Dört oyun alarak 4-2 öne geçsem de Hülya peşimi bırakmadı. Skor 7-7 olduğunda artık nefesim tükenmişti benim, artan basit hatalarımı bir nebze azaltmak için Hülya ile aynı taktiği uygulayayım dedim. Ancak bu sefer de beni en az üç kere, kortun dışına koşturarak ters köşede bıraktı. Sonuçta maç, tie-break'i 7-5 kazanan Hülya'nın oldu. Kaybetsem de oyunda çok eğlendim.

Hülya'nın oyun stilini; ısrarla topu takip edip sabırla karşıya geçirmek ve fırsat bulduğunda rakibini zor pozisyona düşürerek hataya zorlamak diye özetleyebilirim. Oyundan sonra, eğer bu sabrına ve istikrarlı vuruşlarına, Anıl'ın backhandlerini ve Ebru'nun etkili servislerini ekleyebilirse, Hülya'nın önünde çok az oyuncu durabilir diye düşünmekten kendimi alamadım. Tekrar teşekkürler Hülya. Saygıyla önünde eğiliyorum...

[Hülya'nın yorumu] Çok teşekkür ederim. Kabul ediyorum, son sayı tam da düşündüğüm gibi olmasada, haince alınmış bir sayıydı. Uzun bir tembellik süresinden sonra bu maç iyi geldi. Bol bol koşup ter attık. Hatta artık koşmayacağım dediğim anlar oldu. Neyse ki daha fazla hata yapan taraf Ersel oldu. Maçın rövanşının yakın bir zamanda olacağına eminim. :)

21 May 2008

Haftanın Tüyosu VIII

DROP SHOT VURUŞUNUZU TAKİP EDİN

Vurduğunuz her drop shot bir winner olmaz. Aslında, rakipleriniz sıklıkla drop shot’a raket koymayı başarırlar.

Drop shot’tan sonra arka çizgide (baseline) kalırsanız, rakibinize topu istediği her yere atabilme şansı tanımış olursunuz. Ama vuruştan sonra fileye yaklaşırsanız, rakibiniz topu sizin uzanamayacağınız bir yere atmaya çalışacaktır. Ayrıca, file önüne yaklaşmanız rakibinizin dikkatini de dağıtacaktır.

Tüm bunlar, rakibinizi çok daha zor ve riskli bir vuruş yapmaya zorlayacak, ve belki de sizin ekstra bir vuruş yapmanıza gerek kalmadan puanı almanızı sağlayacaktır.
Düzenleyen : Z.Özge

13 May 2008

12 - 18 Mayıs Haftasında Oynanan Maçlar

Salı:
2. Hülya - Z. Özge : (9-1)
[Özge'nin notu] Hülya Hanımı tebrik ediyorum.
Umarım bundan sonra çok daha çekişmeli maçlar yapma fırsatımız olur..
Pazartesi:
  1. Hamdi - Anıl : (9-3) klasman dışı
[Anıl'ın Notu] Hamdi'ye bu sefer daha kötü bir skorla yenildim, ama yine de benim için güzel, eğlenceli ve eğitici bir maç oldu. Kendisine teşekkür ediyor, çarşamba günü oynanacak olan ayın maçında bol şans diliyorum...
[Hamdi yorumluyor] Anıl Hanımı yürekten tebrik ederim. Mücadeleyi kesinlikle bırakmıyor ve özellikle backhandleriyle etkili oluyor. Kendisiyle oynamaktan büyük keyif alıyorum, ayrıca son olarak belirtmek isterim; acemi bir sürücü değilim, korkuttuysam özür dilerim :)) Ozan arkadaşımızı çarşamba akşamı Mesut'la yapacağım ayın özel maçını yorumlamak üzere davet etmek istiyorum.

12 May 2008

Haftanın Tüyosu VII

MOLA ZAMANI
 Basketbol koçları ne zaman mola alacaklarını iyi bilirler; özellikle takımları birkaç fastbreak yedikten sonra hemen bir mola alırlar. Ancak pek çok tenis oyuncusu baskı altındayken hata yaptıkça daha aceleci davranmaya başlar. Halbuki, bunun yerine kendinize bir mola verebilirsiniz.
 Baseline arkasında bir tur atın, derin bir nefes alın, ve böylece kendinize toparlanmak için bir şans tanıyın.
 Bu arada mola sürelerine sadık kalın, ancak momentumun rakibinize geçmesine de izin vermeyin.
Düzenleyen: Z.Özge

11 May 2008

5-11 Mayıs Haftası Oynanan Maçlar

Pazar:
8. Emre - Özgür : (9-1)
7. Çağatay - F.Emre : (9-7)
6. Ersel - Rıfat : (7-7) klasman dışı
Diğer genç arkadaşlar gibi Rıfat da kendini geliştiriyor. Backhand slice'ları öldürücü olmaya başladı. Forehand topspinleri her zamanki gibi harika. Benim oyun stilim iyiye gideceğine, her geçen gün kötüleşiyor. :( Klasman dışı maç olduğundan oyunlarda averaj uyguladık. Durum böyle olunca maçımızı bitiremedik. Maçta kendi kendime aferim dediğim iki hareket oldu; "Her topa koşun" tüyosunu uyguladım ve Rıfat'ın filenin dibine indirdiği 2 dropshot'ı 8-9 metre geriden koşup kurtararak puan aldım. Normaldea bu toplara koşmazdım. Üçüncü dropshot'ta kurbağa zıplayamadı tabii :))
Cumartesi:
5. Hülya - Anıl : (9-6) klasman dışı
[Hülya yorumluyor] Benim için güzel bir C.tesi sabahı oldu. 9-6 yine ben aldım. Ama sanırım Anıl'la olacak olan sonraki maçlarımızda tedbiri elimden düşürmemem gerekiyor.
[Anıl'ın yorumu] Hülya ile yaptığım maç sonunda, piramitteki hızlı yükselişim nedeniyle bulutların üzerinde gezmeye başlayan ayaklarım yeniden yere basmaya başladı.:) Hülya'ya teşekkür ediyor, daha nice oyunlara diyorum.
Perşembe:
4. Anıl - İlyas : (9-5)
[İlyas yorumluyor] Haftabaşından beri "Acaba yağmur yağacak mı, haftanın derbisi hangi koşullarda oynanacak ?" derken, kortların tadilata girdiğini öğrenince heyecanla beklediğim maçı oynayacakmıyım kaygısı arttı. Atlı sporu arayıp orada toprak kortta yer ayırtmıştık ve öğleden sonra biraz yağmur ve rüzgar maçı yapamayacağımıza inandırdı bizi ama korta gittiğimizde yağmur durmuş rüzgar dinmişti. Bahanesi yok ben çok güzel oynadım günündeydim ama Anıl'a yenildim, tebrik ediyorum ve bu güzel maç için teşekkür ediyorum. Bu arada Anıl backhand'ime oynayıp beni hataya zorladığında özür dileyerek, hata yaptığımda kendime kızmak için bağırdığımda pardon diyerek bu güzel maçı daha da ince bir oyun haline getirdi.
[Anıl Yorumluyor] Yağmur sonrası, bol oksijenli ve dingin bir havada oynanan zevkli bir maçtı. Birlikte oynadığımız bu üçüncü maçta, en sonunda İlyas'ı yenmeyi başardım. Kendisine dünkü maç ve özellikle güzel yorumları için çok teşekkür ederim.
Çarşamba:
3. Bilal - Faruk : (7-9)
[Bilal yorumluyor] maçı 6-4'e kadar iyi götürdüm ancak daha sonra Faruk'un atak oyununa karşılık veremeyince maçı kaybettim. Faruk'u tebrik ediyorum..
Salı:
  2. Mesut - Ersel : (9-4)
Son hız piramitte basamakları çıkarken, Mesut güzel bir çelme taktı bana. Öyle ki istikrarlı oynamadığımı ve ne kadar çok basit hata yaptığımı gözümün içine içine soktu. Ne yapalım teniste bu sonuçlar da var. Eline sağlık Mesut. Yenilsem de benim için öğretici ve zevkli bir maçtı.
[Mesut'un yorumu] Açıkcası Ersel'in basit hatalarından fazla puan almadım desem yalan olur. Her tenisçinin kötü günü/maçı oluyor.. Ama yine de güzel vuruşların ve puanların olduğu bir maçtı.
1. Faruk - Hamdi : (5-9)
[Hamdi yorumluyor] Haftada bire kadar düşen maç trafiğine paralel olarak düşen kondüsyonumun cezasını çekmek üzereydim ki, durum 4-3 aleyhimeyken Faruk Bey'in "Ne oldu sana, sen böyle değildin?" sözleriyle biraz olsun toparlandım. Faruk Bey'e teşekkürlerimi iletmek isterim. Güzel ama bu sabah itibariyle "acılı" bir maç oldu :)) Henüz yeni raketime alışma evresindeyim, doğrusunu söylemek gerekirse, Ozan yokken motive olamıyorum. "Ozan olmadan asla.." demek geliyor içimden.. "eye of the tiger"ın linkini gönderiyorum sana çalışmalarında yardımcı olması dileğiyle .

5 May 2008

Haftanın Tüyosu VI

AYAK ÇALIŞMASIYLA HIZ KAZANIN !!
 Tenisçiler zamanlarının çoğunu vuruşlarını geliştirmek için harcarlar. Ancak kort dışında da hızınızı ve çevikliğinizi artırarak oyununuzu geliştirebilirsiniz.
 Sadece aşağıdaki rakamlara bakarak bile tenisin hızlı hareket etmeyi gerektiren bir oyun olduğu görülebilir;

  • Her sayı için geçen ortalama süre toprak kortta 10 saniye, sert zeminde 5 saniye, çim kortta ise 2.8 saniyedir.
  • Her vuruşta katedilen mesafe ortalama 4 metredir.
  • Maç esnasında tenis oynamakla geçen sürenin kortta bulunulan süreye oranı, 35:65’dir.

Düzenleyen: Z.Özge

4 May 2008

28 Nisan - 4 Mayıs Haftasında Oynanan Maçlar

Cuma:
9. Anıl - Emre : (9-4)
Perşembe:
8. Ebru - Metin : (9-5)
7. Erşan - Berfu : (9-3)
6. Ersel - Bilal : (9-3) klasman dışı
Çarşamba:
  5. Hamdi - Anıl : (10-8) klasman dışı
Güzel rallilerin olduğu bir maçtı. Ozan, Hamdi'nin dikkatini dağıtmak için epey uğraştı, ben de ne yalan söyleyeyim, Anıl'ın aldığı puanları Ozan'la beraber alkışladım. Eee, ne yapalım Hamdi !! en üst basamakta olmak kolay değil :)
[Hamdi'nin yorumu] Anıl Hanımı kutlamak isterim; gerek maç esnasında gösterdiği gayret gerekse maç öncesi ve sonrasındaki nezaketinden dolayı. Kendisiyle ilk kez oynama fırsatı buldum ve oyundan müthiş keyif aldım, fırsat buldukça kendisiyle antreman yapmak isterim. (Bu kelimelerim Ozan arkadaşımı incitirse üzülürüm çünkü kendisi yani "Elektro - akım" kardeşim, benimle başa çıkmak için Rocky'deki Ivan Dragan gibi testlere tabii tutuluyor "kobay fare ya da klonlanan dolly misali" kendisinin tenise dönüşü her geçen gün uzuyor... Yaazzzııııkkkkkk....) komitenin yorumları kendimi meyve veren ağaç gibi hissettiriyor. Yaşasın AKOP :) Tüm bu kargaşadan sıyrılan Değerli rakibem Anıl Hanıma çok teşşekkür ediyorum. Tekrar oynamak dileğiyle :))
[Anıl'ın Yorumu] Hamdi'nin yaptığı bu güzel yorumların altından nasıl kalkacağım, bilemiyorum :) En kötü senaryolara hazırlanmışken, Hamdi'nin güler yüzü, tatlı dili ve eğitmenliğiyle, kendimi çok iyi vakit geçirirken buluverdim. Kendisine çok teşekkür eder, birlikte antreman yapmanın benim için bir şeref olacağını belirtmek isterim.
  4. Hülya - Mesut : (8-9)
Kelimenin tam anlamıyla kardeş-kardeş oynanan bir maçtı.. Yok, yok kesinlikle değil !! Gayet çekişmeli, dişe diş oynanan ve uzun rallilerin olduğu bir maçtı. Hamdi ve Anılın maç 5-3 devam ederken bu maçta skor ancak 2-1 olmuştu.
  3. Aykut - Rıdvan : (9-3)
[Rıdvan'ın yorumu] Aykut iyi bir oyuncu. Özellikle ilk servisleri çok etkili. Kondüsyonunu da iyileştirirse piramitte üst sıraları zorlayacağını düşünüyorum.
[Ersel'in yorumu] Aykut'un oyun sitili beni gerçekten şaşırttı. Ben biraz daha tectübesiz bir oyuncu olarak düşünmüştüm.Biraz kilo verip, kondisyonu düzelirse, Rıdvan hocam gibi üst basamakları zorlayacak oyuncular arsına girecektir. Köşelere indirdiği alçak toplarla Rıdvan'ı epey zorladı.
  2. İlhan - Ertuğrul : (5-3)
Bu maçı bizzat seyretmek için kortlara geldim. Ozan da sağolsun beni seyirci olarak yanlız bırakmadı. Ancak kortlarda sadece ikimiz vardık..İki oyuncu da gecikince komite olarak ne yaptırım uygulayacağımızı düşünmeye başladık. Derken Ertuğrul damladı. Ardınan Rıfat geldi ama İlhan hala ortada yoktu.. Onun gelmesi 18:35'i buldu. İlhan'a "Neyse iki gün sonra evleniyorsun, cezan kesilmiş senin, bir de biz ceza vermeyelim artık" dedik :) Kalan sürede ancak 5-3'lük bir skor yapabildiler. Bize de "Fırtına İlhan"ı kutlamak düştü.
Salı:
1. Özge Y. - İlker : (8-10)
Özge elinden İlker'i kılpayı kaçırmışa benziyor. Normalde skor 8-8 olduğunda son oyuda tie-break uygulanır ama oyuncularımızın oyunu bitirmek için zamanı varmış ve böyle bitirmeyi tercih etmişler :)

2 May 2008

Piramitte Kullanılan işaretler;

Piramitte Bulunan işaretler oyuncunun yapmış olduğu son maçı ile ilgilidir ve şu bilgileri verir;


: Klasman maçı kazanarak bir basmak yukarı çıktı.

: Klasman maçı kaybederek bir basamak aşağı indi.

: Bir alt basamaktaki oyuncu ile oynayıp yerini korudu.

: Bir üst basamaktaki oyuncu ile oynayıp maçı kaybetti.

: Bulunduğu basamaktaki bir oyuncu ile oynadı.

: Klasman dışı maç yaptı.